Macit Beni Otomobillendir! / Şimdi Reklamlar

Macit’in hikayesine buyrun… 90’lı yılların başı. İlk özel TV Magic Box Star 1 kurulmuş. Yıllarca TRT egemenliğinde kalan TV’de sansürle uğraşıp dururken birden hayatımıza Tutti Frutti’ler, Yasemin Evcim’ler girmeye başlamış. Milletçe biz de azıtmışız tabi. Sanırım aynı dönem, bu ülkede yaşayan insanlara atfedilen ve bize de ilkokul 4.sınıfta öğretilen, milletimizin özelliklerinin değişmeye başladığı dönem. Hoşgörü, misafirperverlik, vicdanlı davranışlar, iyilik anlayışı gibi kavramların bizden uzaklaşmaya başladığı bu yıllarda bakış açımız değişmiş ve hayatımıza yenilikler girmiş. Eskiden olsa kabul etmeyeceğimiz ama o dönem güle oynaya kucakladığımız yenilikler…

Macit ve İmar Bankası

Algımız ve anlayışımız değişmeye başlamış ya.. doğal olarak alttaki gibi bıçak sırtında duran reklamlar dönmeye başlamış TV’de. Reklamın başlangıcında ve gidişatında bir sorun yok aslında. Hatta sıradan sayılabilecek bir yaklaşımla reklamın içeriğini özetliyor önce. Unutmadan! reklamda gösterilen arabalara da dikkat etmek gerekli. Dönemin ‘lüks’ sıralamasında üstte olan arabalar kullanılmış. Tabi bugünkü pencereden bakınca arabaların tipi bile bize komik gelebiliyor. Asıl vurucu nokta sondan bir önceki bölümde ‘modern’ bir evde yaşayan ‘modern’ bir çiftin kısa iletişimi sırasında oluyor. Ev eşyalarının kalite düzeyi, evin erkeğinin tekli koltukta otururken gazete okuyuşu ve bu arada da ayakkabılarının ayağında oluşu ile Collie cinsi köpeğin varlığı bizi bu ‘modern’lik düşüncesine sevk ediyor. Tohumları o dönemde atılmaya başlanan bu tipteki bir modernlik anlayışının meyvelerinin bugünlerde pek de iç açıcı bir durumda olmayacağını önceden görebilseydik keşke.

Hikayesi basit az önce de dediğimiz gibi. İmar Bankası‘nın yeni kredisi tanıtılır ve ev sahnesine geçilir. Reklamı izlemiş olan kadın unutulmaz repliği söyler. Bir taraftan komik ve masumane gibi algılansa da “Macit beni otomobillendir” diyen kadının, repliği bittikten sonra bornozunu düşürmesi şimdi izlendiğinde mide bulandırıcı geliyor insana. Mesele kadının çıplak kalması ve az sonra sevişecek olmaları değil elbet. Asıl mesele kadının istediğini alabilmek için vücudunu anında sunabilen bir varlık olarak gösterilmesinde yatıyor. Kötü reklam için bile çok “ucuz” bir düşünce ama akılda da kaldı işte. Hakikaten iyisi kötüsü yok bunun, akılda kalanı makbul. Ortada İmar Bankası kalmadı ama Macit’i çoğumuz hatırlıyoruz.